19 Temmuz 2010 Pazartesi

sıkıcı

Tatilden döndüm sonunda. 10 gündür uzaktayım sanırım, yok daha fazla. Kuşadasına gittim, orada Şirince, Selçuk ve Efes ziyaretleri yaptım. Sonra kendimi benim dalış cennetim Teos'a attım. Gerçekten burayı çok seviyorum. Denizi ayrı, havası ayrı, sahili ayrı güzel. Sörf öğrenmeye merak saldım, 4 ders aldım. Son iki gün sevgilim yanıma geldi, birlikte birkaç dalış yaptık. Dün de döndük.

Bu sabah beynimde matkap sesleriyle uyandım. Yukarımıza biri taşınıyor, evi baştan sona yeniliyor. İki aydır tamirat var. Ondan önce de başka biri evini yenilemişti. Almanyadan döndüğümden bu yana apartmanda tamirat var. Fenalık geldi içime.

Neyse sabah kalktım işte beynim sikile sikile, annem dedi, çok işimiz var konuşmamız lazım. Kardeşin evleniyor, 14üne düğün var. Mekan bakmaya gideceğiz. Anneme bir sürü söylendim. Evde ben yokken dağılan düzenden dolayı söylendim. Annemin sürükleye sürükleye beni götürdüğü restorana giderken, sıcağın altında bayağı söylendim. Halk otobüslerine söylendim. Düğün fiyatlarını beğenmeyen anneme bir dolu söylendim. İkinci gittiğimiz yerde, siz kız tarafısınız, niye düğünü siz yapıyorsunuz diye sorduktan sonra kız tarafı olduğumuzu fark ettiğimde bir dolu söylendim.

Gerçekten istanbul yoruyormuş beni. Ne güzel bir başıma oturuyordum Teosta, elimde sözlük almanca roman okumaya çalışıyordum, arada sıkıntıdan patlasam da aslında hiç sıkılmıyormuşum meğersi. Gerçek hayata hoşgeldim. Asıl bu sıkıcı!!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder