21 Ağustos 2010 Cumartesi

babam

Babam sabaha karşı hayata gözlerini yumdu. Kardeşim hemen akabinde beni arayarak haber verdi. Genelde akşamdan telefonumu kapatırım, son zamanlarda hiç kapatmıyorum. İyi ki de kapamamışım. Erkek kardeşim şehir dışına çıkıyordu, onu aradım, geri döndü. Geldiğinde alt dudağını büzmüş, geniş omuzları önünde ağlıyordu. Babam uzun zamandır onu görmemişti, birkaç ay önce istanbula geldiğinde görmüştü, mutlu olmuştu.

Sağlığında işlemeyen hiçbir iş ölümünde nasıl tıkır tıkır işler? Konya'da hemen cenaze nakil aracı bulup İzmit'e naklettiler. Amcamla yengem Antalyadan uçakla geldiler. Biz de sevgilimle onları havalimanından alıp İzmit'e gittik. Halam İstanbulda olduğu için İzmitteki evi açamam dedi. Kendisini allaha havale ederek biz de gece kalmak için yengemin kardeşinin kayınpederinin evini bulduk. Konyadan cenaze geldi, kardeşim, eşi ve babamın eşi mezarlığın morguna koydular. Sabahında mezarlığa gidip evrakları teslim ettik. Babam yıkandı, sarmalandı. Sonra bize gösterdiler. Ben görmek istemedim, aklımda kalan son görüntüsünün o olmasını istemedim. Ama sonra pişman olmayayım diye kapıdan başımı uzattım. Kız kardeşim girdi içeri, sevdi, gençleşmiş dedi. Öldüğünün akabinde zaten yaraları iyileşmiş. İyiyken iyileşmeyen yara öldüğünde nasıl iyileşir? Erkek kardeşim çok kötüydü, hiç görmek istemedi.

Öğle namazına yetiştirdik. Babamın bir inancı yoktu. İnancın ne olursa olsun yine de ruhuna dua okunmasından, cenaze namazından kaçamıyorsun. Camiye babamın komşuları, dostları da gelmişti. Halam herhalde çok vicdan yaptı, istanbuldan atlayıp gelmişti. Tanımadığım daha bir sürü uzaktan akraba. Teyzemler taa Geliboludan kalkıp geldiler. Yeni damadımız hiçbir geleneğe alışık olmadığı halde erkek kardeşimin hiç yanından ayrılmadı, her işe koşturdu.

Sevgilim de her işe koşturdu. Hatta mezara bile girip, amcam ve erkek kardeşimle babama yardım etti. Dedem 18 sene önce öldüğü için dedemin üzerine gömüldü. Dualar okundu, camiye gidildi, orada da dualar okundu. Şekerler dağıtılıp vedalaşıldı, helallikler alındı. Öğleden sonra İstanbula dönüldü.

Babam Konyada ölümünden 36 saat sonra İzmitteki annesi ve babasıyla birlikte yatağını bulmuştu.

Sevgilim İstanbulda evimize giderken, cebimden toprak çıktı dedi. Dedim "dedemdir o".

6 yorum:

  1. Ebru, önceki yazını okudum ve herhalde ben yanlış anladım dedim. Başınız sağolsun, çok üzüldüm.. İlişkiniz nasıl olursa olsun, galiba anne baba kaybetmek, çocukluğun, mazinin artık tamamen mazi olması demek. Veya ben öyle hissediyorum. Allah rahmet eylesin...

    YanıtlaSil
  2. Evet çok tuhaf bir duygu gerçekten. Hiç doğru düzgün iletişim kurmazken, bir daha hiç konuşamayacağını bilmek çok garip. Çok sağol canım.

    YanıtlaSil
  3. Başınız sağolsun. Allah rahmet eylesin ve size sabır versin.

    YanıtlaSil
  4. Başınız sağolsun şimdi okudum ve öğrendim, çok üzüldüm.Toprağı bol olsun.

    YanıtlaSil